18 Haziran 2014 Çarşamba

inziva


Büyük bir kentte yaşayıp da inziva ihtiyacı hissetmeyen yoktur herhalde. ben bu ihtiyacımı, doğup büyüdüğüm, istanbul'dan yalnızca 3,5 saat uzaklıktaki sahil kasabasında ya da arkadaşlarımda, ablamda gideriyorum. peki siz neler yapıyorsunuz? büyük kentte mi yaşıyorsunuz? kaçıp gitmeyi istediğiniz, bir soluklanma ihtiyacı duyduğunuz zamanlar yok mu? bizde klasiktir; senede bir -maksimum iki- haftalık her şey dahil tatillerimizi geçiştirmek için, dahil olan her ama her şeyi bolca tüketebilmek için beton otellere hapsolmak. neyse ki hayatımda kendimi hiç böyle bir yanılgıya maruz bırakmadım.. 
seneler önce danimarka'ya yaptığım gezide, hemen herkesin haftasonu kaçacak bir kulübesi olduğunu öğrenmiş ve çok şaşırmıştım. lüks bir şeymiş gibi duruyor ama inanın uzun vadede o beş yıldızlı otellere verilen paralardan daha maliyetli şeyler değil bunlar.. bu uzun giriş, ne zamandır bloğa yazamadığımdan bir özlem sanki ama aynı zamanda da bir haftasonu kaçamağı kulübesinden söz edeceğim..
Batı Virginia'da 27 dönümlük bir arazi içinde bulunan bu kulübecik, Broadhurst Architects'ten jeffery Broadhurts'ün Washington'da yaşayan ailesi için  tasarladığı ve ailesiyle, dostlarıyla birlikte inşa ettiği bir yaşam alanı. 


tam bir inziva yeri; elektrik yok. aydınlanma gaz lambaları ile sağlanıyor. dışarıda konumlanmış duş için yağmur sularını toplayan bir sistem kurulmuş. ısı küçük bir sobadan sağlanıyor ve bu soba aynı zamanda mutfak suyunu da ısıtabilmek üzere hazırlanmış.  

ön cephe, bulunduğu coğrafyanın tadını çıkarmak için camdan yapılmış, tamamı camdan oluşan bu kısım garaj kapısı mantığıyla açılıp kapanabiliyor. tam keyif çıkarmalık.. önünde güneşli -ve hatta yağmurlu- günler için bir bez tentesi de bulunuyor. kuzeybatı cephesindeki küçük pencerelerse evin dağ esintisiyle havalanabilmesi için elverişli..


fark ettiğiniz gibi burası, teknolojik açıdan bir çadırdan farksız. fakat bölge çıngıraklı yılanların ve ayıların doğal yaşam alanı ve çadırda uzun zaman kalmak için hiç elverişli değil. tam da bu yüzden (fareleri de gözeterek) sütunlar üzerine oturtulmuş.

özetle gerçekten küçücük, yalnızca amaca hizmet edecek şekilde en sade haliyle tasarlanıp inşa edilmiş bir inziva kulübesi. düşünün ki koca bir şehirde iş güç peşinde koşarken, çokça insana, çokça makineye maruz kalırken, trafik içinde geçen ömrünüzde böyle bir kaçamak yeriniz var. ömrünüz uzamaz mıydı sizce de?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder